15 Temmuz’un yıldönümünde üretim iklimini değerlendirdi KSO Başkanı Zeytinoğlu"Yeni Bİi Başarı Hikayesi Yazmak Zorundayız

KSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Zeytinoğlu 15 Temmuz’un yıldönümünde Türkiye’nin üretim iklimini değerlendirdi.

Türkiye’nin hain kalkışma girişiminin yaralarını sarmaya devam ettiğini, başta üretim reform paketi olmak üzere alınan bir dizi önlemle olumlu bir ekonomik konjonktür yakalandığını söyleyen Ayhan Zeytinoğlu “Tüm dünyaya göstereceğimiz yeni bir başarı hikayesi yazmalıyız.” dedi.

“Ekonomimizde yapısal reformlar kesintisiz sürdükçe, yatırım ortamını iyileştirmek için gerekli hukuki düzenlemeler yapıldıkça, 15 Temmuz’un iş dünyamıza olan etkilerinin giderek kaybolacağına, paralel yapının iş dünyasındaki uzantılarının temizlenmesiyle Türkiye ekonomisinin çok daha güç kazanacağına inanıyorum. Önümüzdeki dönemde iş dünyası olarak hedefimiz, küresel rekabeti arttırmaya yönelik yeni reformlarla, Türkiye’nin özel sektör öncülüğünde daha da güçlenmesini sağlamak olacaktır. ” şeklinde konuşan Başkan Zeytinoğlu, Kıbrıs’ta siyasi çözüme ilişkin görüşmelerin başarısızlığa uğramasına ilişkin görüşlerini de paylaşarak “Kıbrıs’t açözüm Türkiye’nin AB üyelik sürecindeki tıkanıklığın aşılmasına da katkıda bulunacaktır.” Değerlendirmesini yaptı.

Başkan Zeytinoğlu makro ekonomik gelişmeleri de değerlendirdi:

-İŞSİZLİK

“İşsizlik oranı mart ayında yüzde 11,7 olarak gerçekleşti. Şubat ayında başlayan düşüşün, mart ayında da devam ettiğini görüyoruz. Konjonktürel olarak işsizlik bu dönemde düşer. Ancak istihdam seferberliğinin sonuçlarını mart ayında daha net gördük.

Ocak ayından bu yana 817 bin kişi istihdam edilmiş. Şubat ayından mart ayına 531 bin kişi istihdam edilmiş. Dolayısıyla işsizlikte genel trende göre daha hızlı bir azalma oldu.

Önümüzdeki dönemde de kademeli gerilemenin devamını bekliyoruz.

-SURİYELİ İSTİHDAMI

Geçtiğimiz ay, Birleşik Metal-İş Sendikası; Suriyeli ve Türk Tekstil İşçilerin durumunu araştırarak bir rapor yayınladı.

“Suriyeli Göçmen Emeği” başlıklı rapora sendikanın web sayfasından ulaşmak mümkün. 604 işçiyle yapılan anketin en çarpıcı sonuçları ücretlerde dengesizlik ve kayıt dışılık ortaya çıkıyor.  Araştırmaya katılan 300 Suriyeli tekstil çalışanının sadece 1’i sigortalı çalışıyor. Ayrıca Suriyeliler, Türk işçilerden yaklaşık yüzde 25 daha ucuza çalılıyor.

Hükümetimiz tarafından 2,7 milyon Suriyeli’nin 13 bin 300’üne çalışma izni verildi. Çalışma izni verilmediği sürece kayıt dışılık artıyor. Diğer taraftan, kayıt dışılık ve ucuz emek, Türkiyeli işsizlerin iş bulmalarını da güçleştiriyor. Dolayısıyla işsizliği arttırıcı bir sonuç doğuyor.

-DIŞ TİCARET

İhracat haziran ayında yüzde 2,3 artışla 13.2 milyar dolar olarak gerçekleşti. İthalat ise yüzde 1,5 gerileyerek 19.2 milyar dolar oldu.

12 aylık ihracatımız ise 148,4 milyar dolar olarak gerçekleşti.

Haziran ayında, en fazla ihracat yaptığımız ve toplam ihracatımızın dörtte birini oluşturan Almanya, BAE ve ABD’ye olan ihracatımız yüzde 25 artmış görünüyor.

İlk 5 ayda en çok ihracat artışını ihracatımızda yüzde 16 paya sahip otomotivde yüzde 27, yüzde 8 paya sahip makine sektöründe yü<de 5, yüzde 6 paya sahip demir-çelik sektöründe ise yüzde 61 olarak görüyoruz.

Diğer taraftan, ihracatta yüzde 5 paya sahip tekstil, yüzde
5 paya sahip elektrik-elektronik, yüzde 4 paya sahip işlenmemiş tekstil ihracatının gerilediğini görüyoruz.

Buradan ihracat pergormansımızı ağırlıklı olarak; otomotiv, demir-çelik ve makine sanayinin belirlediği ortaya çıkıyor. Sürdürülebilir ihracat artışı için ihracat ürünlerini çeşitlendirmemizgerekiyor. İş dünyası olarak dünya pazarlarındaki talepleri daha yakından takip etmemiz gerekiyor.

İhracat artarken ithalat daha fazla artıyor. Önümüzdeki dönem baz etkisi ile dış ticaret açığının artacağından endişe duyuyoruz. Haziran ayında yatırım malları kalemindeki yüzde 21,2’lik azalış bizim istediğimiz bir tablo değil. Tedbir alınması gerektiğini düşünüyoruz.

-ENFLASYON

Mayıs ayı TÜFE aylık 0,27 düşüşle yıllık yüzde 10,9, ÜFE ise aylık yüzde 0.07 artışla yıllık yüzde 14,87 olarak gerçekleşti. Mayıs ayında enflasyondaki yükseliş trendi kırılarak, yönünü aşağı çevirmişti. Haziran ayında da beklediğimiz gibi düşüş devam etti.

Bu düşüş; döviz kurlarındaki gerileme, mevsimsel etkiler ve gıda fiyatlarındaki gerilemeden kaynaklanıyor.

Önümüzeki ay gerilemenin baz etkisiyle devam edeceğini tahmin ediyoruz ve TÜFE’de 1 puan gerileme bekliyoruz. Ancak son günlerde yaşanan dolardaki artış tahminlerimizi bozabilir.

Döviz kurlarının gerilemesiyle önümüzdeki ay ÜFE’de de bir miktar gerileme olacağını bekliyoruz.