Türkiye’ye aylık brüt yüzde 4 ile mal olan carry trade’in maliyetini düşürecek önlem ve enstrümanlara ihtiyaç var. Aylık yüzde 4’lük kazancın çok önemli bir rakam olduğuna dikkat çekmek istiyorum. Türkiye ekonomisi açısından maliyetin mutlaka düşürülmesi lazım.
Yüksek faiz düşük kur politikası ile kendini gösteren ‘carry trade’ olgusu aylardır sürüyor ve Türkiye ekonomisi açısından sürdürülemez. Döviz rezervinde yeni denge oluşturmaya çalışırken faiz giderlerinin artacak olması nedeniyle bütçe dengesinin bozulması gündeme gelebilir.
Carry trade nedeniyle ülkeye giren döviz miktarının ekim ayı itibarıyla 36 milyar dolar civarında. Bu sayede Merkez Bankası rezervlerinin 160 milyar dolara ulaştı. Carry trade giderek artış gösteriyor, 1 milyar 440 milyon dolar düzeyine çıkan aylık maliyetin düşürülmesi gerekiyor. Bu nedenle kur-faiz arasında maliyetin düşmesini sağlayacak yeni bir dengenin kurgulanmasına ihtiyaç var.
Yurt dışından para gelmesi adına teşvik edilen politikadan vazgeçilmeli diye düşünüyoruz. Çünkü bu faiz nedeni ile bütçe açığımızın daha da artacağından endişe duyuyoruz. Denk bütçe olması durumunda sanayicilerin daha düşük maliyetle krediye erişebilme imkanı olacağını unutmamalıyız. Ayrıca dolar bazında bu kadar yüksek faizleri vermemiz sürdürülemez.
İHRACAT
Ekim ayında ihracat yüzde 3,6 artışla 23 milyar 620 milyon dolar oldu. Avrupa’daki yavaşlamaya rağmen, artışı olumlu görüyoruz.
En fazla ihracat yaptığımız ilk beş ülke sıralaması Almanya, ABD, İngiltere, Irak ve İtalya olarak sıralandı. ABD’ye ihracat yüzde 25 artarken, İngiltere’ye ihracat yüzde 17,9 arttı. Almanya ve İtalya’ya ihracat artışı yüzde 2,7 ile yüzde 5,3 olarak sınırlı kaldı.
İTHALAT
Ekim ayında ithalat yüzde 0,2 gerileyerek 29 milyar 364 milyon dolar oldu. Aylık yatırım malları ithalatı yüzde 9,2 gerileyerek 4,2 milyar dolar, hammadde ithalatı yüzde 0,2 gerileyerek 20 milyar dolar oldu. Tüketim malları ithalatı ise yüzde 8 artışla 5,1 milyar dolar oldu.
En fazla ithalat yapılan ülkeler sıralamasında yüzde 12,6 artış ve 4 milyar 243 milyon dolar ile Çin ilk sırayı aldı. Rusya’dan ithalat yüzde 5.4 gerileyerek 3 milyar 58 milyon dolar oldu. Almanya’dan ithalat yüzde 9.9 gerileyerek 2 milyar 348 milyon dolar oldu. İtalya’dan ithalat yüzde 31,9 artışla 1 milyar 773 milyon dolar oldu.
Ekim ayında dış ticaret açığı yüzde 13 düşüşle 5 milyar 744 milyon dolar oldu.
İLLERE GÖRE İHRACAT
Ticaret Bakanlığı’nın, firmaların üretim yerleri esas alınarak hesaplanan ihracat istatistiklerinin ekim verilerine baktığımızda İstanbul yüzde 6,9 düşüş ve 5 milyar 80 milyon dolarlık ihracatla ilk sırayı aldı. Kocaeli yüzde 15,9 artış ve 2 milyar 840 milyon dolar ihracatla ikinci sırayı aldı. Bu illeri İzmir, Bursa ve Tekirdağ izledi.
ENFLASYON
Enflasyon verilerine baktığımızda ekim ayında TÜFE aylık yüzde 2,88 artışla yıllık yüzde 48,58’e geriledi. ÜFE aylık yüzde 1,37 artış ile yıllık yüzde 33,09’a geriledi. Enflasyon artış hızının yavaşladığını görüyoruz ancak beklentimiz yıllık daha düşük seviyeler görmek. ÜFE’deki aylık artışın daha düşük olması sanayicilerin girdi maliyetleri açısından olumlu.
KAPASİTE KULLANIMI
Ekim ayı kapasite kullanım oranı geçen yıla göre 2,5 puan düşüşle yüzde 74,9 olarak gerçekleşti. Kapasite kullanımı eylül ayı ile aynı seviyede kaldı. Kocaeli’de kapasite kullanımı geçen yıla göre 0,2 puan, eylül ayına göre 0,1 puan artışla yüzde 71 olarak gerçekleşti.
SAVUNMA SANAYİ
Türkiye’nin savunma sanayinde küresel pazarlarda elde ettiği başarıları gururla takip ettiklerini ifade eden Ayhan Zeytinoğlu; Aselsan, Tusaş, Roketsan, Makine ve Kimya Endüstrisi ve ASFAT’ın İlk 100 Firma listesinde konumlarını geliştirdiklerini belirterek “Kendilerini tebrik ediyoruz.” dedi. Ayhan Zeytinoğlu savunma sanayindeki gelişmeler ve Kocaeli’nin katkılarıyla ilgili olarak şu değerlendirmeleri yaptı:
“Ülkemiz için savunma ve havacılık sektörünün stratejik öneme sahip olduğunu biliyoruz. Savunma sanayini sanayileşmenin ve kalkınmanın önemli bir parçası olarak görüyor ve önemsiyoruz.
Savunma sanayi, yüksek teknoloji gerektiren bir sektör ve bu alandaki gelişmeler diğer sektörlere de olumlu etki ediyor. Savunma sanayindeki Ar-Ge faaliyetleri, tıp, (Örneğin COVID dönemindeki ventilatör üretimi) ulaşım, enerji ve iletişim gibi farklı alanlarda da teknolojik ilerlemeye katkıda bulunuyor.
Diğer taraftan yerlileşme oranlarımızın yüzde 80’leriaştığını ve savunma sanayi ihracatımızın da her geçen yıl artarak devam ettiğini biliyoruz.
Ancak, Türkiye imalat sanayine yüzde 13 katkı sağlayan İlimiz, savunma sanayine yeteri kadar katkı veremiyor ancak bu oranı artırmak istiyoruz. İlimizdeki sanayi kuruluşlarının önemli bir kısmı yüksek teknolojiye sahip ve savunma sanayinin tedarikçisi olmaya son derece uygun. Oda olarak biz de üyemiz sanayi kuruluşlarının savunma sanayine tedarikçi olabilmeleri için birçok çalışma yürütüyoruz.
Amacımız; Türk savunma sanayindeki yerlileşme oranını artırmak ve Kocaeli’nde savunma sanayinin gelişimine destek olmak.
“Savunma Sanayi Yerlileştirme Projemiz” kapsamında kısaca;
*Doğu Marmara Sanayi ve Teknoloji Fuarı’nda ve İl Buluşması Etkinliklerinde ikili iş görüşmeleri,
*Komutanlıkların, Tersanelerin, Ana Yüklenici Firmaların ve potansiyel tedarikçi üyelerimizin karşılıklı saha ziyaret programları,
*Ana yüklenici firmaların tedarik süreçleri sunumlarının yapıldığı paneller, düzenliyoruz.
Tüm bu çalışmalarımızı daha da somut hale getirmek ve Savunma Sanayi Başkanlığı tarafından yerlileştirilmesi planlanan ekipmanları üretebilmek için 2019 yılında Odamız önderliğinde ve ortaklığında 64 üyemizin de ortaklığı ile “Kocaeli Savunma Sanayi Şirketi”ni kurduk.
KSS olarak ürettiğimiz ve ASELSAN’ın sistemlerinizde kullanılan “Meteorolojik Gözlem ve Küresel Konumlandırma Sistemi” ile Aselsan Millileştirmenin Altın Çağı Ödülü’nü aldık.
Savunma sanayinin ihtiyaç duyduğu, yurtdışından tedarik edilen ve ileri teknoloji gerektiren cihaz ve sistemlerin yerli üretimi için ASELSAN ile kurduğumuz işbirliği çalışmalarını sizlerin liderliğinde geliştirmeyi ve yaygınlaştırmayı hedefliyoruz.