Haziran 2015 – Başkanın Mesajı

KSO Yönetim Kurulu Başkanı  Ayhan Zeytinoğlu; “Seçim atmosferi sona erdi. Yüzümüzü ekonomik kalkınmaya çevirmemiz gerekiyor…

Kocaeli Sanayi Odası Başkanı Ayhan Zeytinoğlu Türkiye’nin ardısıra yaşanan seçimlerden geçtiğini, son olarak Milletvekili Genel Seçiminin yarattığı belirsizlik atmosferinin de sona erdiğini belirterek “Bundan sonra el birliği ile yüzümüzü ekonomik kalkınmaya çevirmemiz, ekonomiye odaklanmamız gerekiyor.” dedi.

Ayhan Zeytinoğlu; Kocaeli’nin yanısıra Türkiye açısından büyük önem taşıyan üretim ve ihracatı sürükleyen otomotiv sektöründe iş barışının sağlanmasının sevindirici olduğuna işaret ederek; “Bundan sonra çalışma zamandır. Kayıpların yerine konulması zamanıdır. Zenginlik ancak üreterek sağlanır.” dedi.

Başkan Zeytinoğlu Türkiye ekonomisi açısından da benzer değerlendirmeler yaparak “Bundan sonra ekonomiye odaklanmamız gerekiyor. Bu kapsamda, bütün konsantrasyonumuzu üretimde, ihracatta, büyümede yoğunlaştırmalıyız. Bundan sonra 4 yıl boyunca seçim olmayacak. Buzamanı çok iyi değerlendirmeliyiz.” şeklinde konuştu.

Başkan Zeytinoğlu makro ekonomik göstergelere ilişkin olarak değerlendirmeler de yaptı.

İŞSİZLİK

Bahar aylarının başlamasıyla ve baz etkisi ile işsizlik azalmaya başladı. Bunun önümüzdeki aylarda da devam edeceğini düşünüyoruz. Bir evvelki aya göre işsizlik oranındaki gerilemeyi olumlu değerlendiriyoruz. Umarız işsizlik oranımız yılın ortasında tekrar tek haneli rakamlara düşer.

BÜTÇE

Nisan ayında vergi gelirlerindeki yüzde 23,4’lük artış ile bütçede 1,4 milyar TL fazla verdik. İlk 4 ayda bütçe açığı 4,06 milyar TL. 2015 yılında bütçe açığına en büyük neden faiz harcamalarından kaynaklandı.Ancak faiz hariç bütçe harcamaları da yılın ilk 4 ayında enflasyonun üzerinde gerçekleşti.Ayrıca bir başka tespitimize göre son 40 ayda 25 kere bütçe harcamalarının enflasyonun üzerinde gerçekleştiğini görüyoruz.Bütçe giderlerini enflasyon kadar tutabilsek denk bütçeyi yakalayabiliriz. Hedefimiz denk bütçe olmalıdır.

KAPASİTE KULLANIM

Mayıs ayında kapasite kullanım oranı yüzde 74,9 (bir evvelki yıla göre 0,4 puan artış gösterdi) Taşıt araçları ve petrol ürünleri imalatındaki kapasite oranı diğer sektörlerin önünde seyretti. Kapasiteler; petrol ürünleri imalatı sektöründe (bir evvelki yılın aynı ayına göre) 17,1 puan ve otomotiv sektöründe de 13,7 puan artış gösterdi.

Diğer sektörlerin kapasiteleri de benzer şekilde artarsa, kapasitelerdeki bu artışın süreklilik kazanacağını düşünüyoruz. Benzer eğilimin Kocaeli’nde de devam etti. Kocaeli’de kapasite kullanım oranı Mayıs ayında yüzde 71,5 oldu. Kapasiteler bir evvelki yılın aynı ayına göre 0,1 puan artış gösterdi. Kapasitelerdeki artışın ekonomideki büyümeye olumlu katkı vereceğini bekliyoruz.

DIŞ TİCARET

Mayıs ayı ihracatı 10,8 milyar dolar. TİM verilerine göre mayıs ayında ihracat yüzde 19 geriledi. İhracatta paritenin olumsuz etkisi devam ediyor.

İhracatımız miktar bazında artsa bile, pariteden dolayı tutar olarak geriliyor. En fazla ihracat yaptığımız ilk 10 ülkeye euro bazında ihracatımız ilk 5 ayda yüzde 12,8 artmış. Sadece mayıs ayında Avrupa Birliğinin 13 ülkesine yaptığımız ihracat, 2014 yılının paritesi ile olsaydı ihracatımız 5,1 milyar dolar daha fazla olabilirdi. Buradan paritenin ihracatımıza ne kadar olumsuz yansıdığını görebiliyoruz. İhracatta en fazla paya sahip olan otomotiv, kimya ve tekstil sektörlerinin ihracatları da mayıs ayında azaldı. Ayrıca çevre ülkelerdeki siyasi sorunlar da devam ediyor. Tüm bunlara ilave olarak otomotiv sektöründeki iş bırakma eyleminin de olumsuz etkilerini gördük. Altın ihracatının ilave edilmesiyle 10,8 milyar dolarlık ihracatın daha da artabileceğini bekliyoruz. Hedefimiz yüksek teknolojili ürünlerin ihracat içerisindeki payını artırmak olmalı

Ülkemizin ihracatta, bugün itibariyle yüzde 32,8 olan orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürünlerin payını 2018’de yüzde 37,6’ya çıkarma hedefi var. Bu hedefe ulaşmanın yolu Ar-Ge’den geçiyor. Bu kapsamda da birçok devlet desteği ve teşvikler var. Son açıklanan teşvik paketinde yüksek teknolojili yatırımlar nerede olursa olsun 5’inci bölge desteklerinden yararlanacak. Reel sektör temsilcileri olarak bu olanakları kullanarak hedefimiz katma değeri yüksek ürünleri imal edip ihraç edebilmek olmalıdır.

ENFLASYON

Ocak ayından bu yana ÜFE’deki yükselişin uzun vadede TÜFE’ye yansıyarak tüketici fiyatlarını yükselteceğini düşünüyoruz. Yurt içi fiyat endeksinin alt sektörlerine göre değişimleri incelendiğinde, imalat sanayi içerisinde gıda ürünleri sektörünün mayıs ayında yüzde 14,56 ile en fazla artış gösterdi. Bunu yüzde 9,11 artışla bilgisayarlar ile elektronik ve optik ürünleri, Yüzde 8,85 ile mobilya hariç ağaç ve mantar ürünleri, Yüzde 7,97 ile makine ve ekipmanları sektörlerinde artış izledi.

FAİZ VE KURLAR

Enflasyon hedefinin yukarı yönlü revize edilmesi, faizlerin artırılmayacağının sinyaliydi. Son açıklanan enflasyon verisi ile önümüzdeki süreçte gıda etkisinin azalacağını görüyoruz. Petrol fiyatları ise nispeten son dönemlerin bir derece üstünde gerçekleşerek stabilize oldu. 64-65 dolar civarında. Petrol fiyatlarının bir karar verme sürecinde olduğuna inanıyoruz. Birinci derecede gıda ikinci derecede kur ve üçüncü derecede petrol fiyatlarının faizleri etkileyeceğini düşünüyoruz. Yani enflasyonda; gıda, kur ve petrol fiyatları belirleyici. MB da enflasyon beklentilerine göre hareket tarzı oluşturduğundan faiz politikasını buna göre yönlendirecektir. Dördüncü sayabileceğimiz bir faktör de kredi hızının yavaşlatılması ile ekonominin yavaşlamasıdır. Buradan enflasyonu düşük tutmak için talebin baskılandığını anlıyoruz.

GIDADA ZORLU DÖNEM

Sırayla; gıdada zorlu dönemin geçildiğini düşünüyoruz. Petrolde her ne kadar Avrupa’da parasal genişleme etkili canlanma öne çıksa da özelikle Çin kaynaklı, ardından Japonya eklentili büyümedeki ciddi gerileme petrol fiyatları açısından aşırı yükselme ihtimalini sadece arz yönlü beklenmedik şoklara bırakmaktadır. Talepten kaynaklı petrol fiyatlarının aşırı yükselmesi için veri yeterli değil. Ancak arz yönlü ise şoklara her zaman açık olduğumuz aşikardır.                Buradaki süreç politik tercihlerle iç içe gelişiyor. Olasılık bakımından kuru etkileyen çok faktör var ama bunlardan biri de seçim atmosferi.